T.C. Mİllî Eğİtİm BakanlIğI
AKSARAY / ESKİL - Güneşli Ortaokulu

Okulumuzun Tarihçesi

     Eski kaynaklarda daha ziyade 'ESKİ İL' olarak geçen Eskil'in kurulduğu yer bugün 'GAVUR ÖRENİ' olarak bilinen ve ilçenin daha kuzeyinde, Tuz gölünün yakınında bulunan mevkidir.


     Eskiden beri oldukça geniş yerleşim birimlerine sahip olan Eskil'de tarihi kalıntılara rastlanmaktadır. İlçe sınırları içerisinde höyükler, açık hava tiyatro yerleri, gayri  islami devirlerin, bu topraklardan gelip geçen adlandırabildiğimiz, adlandıramadığımız, kavimlerin, devletlerin mimari yadigarlarının döküntüleri mezar eşyaları vardır. Ortakuyu, Köşk, Hacı Eyvatlı(Höyüklü), Mutlu, Çulfa, Böğet, Sasak ve Tosun yaylalarında höyükler mevcut olup buralardan mimari eser döküntüleri, insan ilah ve ilahe heykel kalıntıları çıkmaktadır. Ortakuyu yaylasında Bizanslılardan kalma tiyatro yeri kalıntıları günümüzde mevcuttur. Bağdat yolu olarak bilinen tarihi yolun taş döşemeli kısımlarına Bayramdüğün mevkiinde rastlanmaktadır. Ayrıca tarihte Gordiyon' dan Arhelais'e giden tarihi yol da buradan geçerdi.


     Eskil ilçesi Tuz gölünün güneyindedir. Eskil'in eski merkezi olan ve II. Kılıçarslan tarafından boşaltıldığı söylenen yerde harabe vardır. Şimdi çoraklık ve bataklık içerisindedir. Bazı yerlerde üzüm bağları ve ağaç kalıntıları görülür. Burası ile şimdiki Eskil'e bir ara (Eskil maa Akçaşehir) deniliyordu. Bu harabelerin  Akçaşehir denilen yerde olduğu tahmin ediliyor. Frigyalıların Gordiyon-Arhelais (Aksaray) yolunun bu harabenin (tersiakan) yörelerinde yer yer kaldırımlı kısımları görülmektedir. Burada ayrıca bir tatlı su kaynağı vardır. Tersiakan suyunun bu Örenşehir'e gittiği sanılmaktadır. Evvelden Eskil halkı yazın koyunlarıyla yaylalara göçerler, kış aylarında çok geniş ve bol otlu Tuz Gölü çevresindeki meralarda kamış ağıllar içinde hayvanlarını otlatırlardı. Eskil bölgesi yer yer geniş oturma yerleriyle mamur şehir ve kasabalarla kaplı idi. İyi bir ekin ve hayvan yetiştirme yeri idi.


     Gayri İslami devrelerde buralarda putperestlerin mabedleri, kitabeleri, kilise, manastır, türbe, saray ve konakları hatta Mecusilerin ateşgedeleri vardı. Buralarda Hititler'in, Kapodokyalılar'ın, Frigyalılar'ın, İranlılar'ın ve daha başka pek çok kavmin yer altı ve yer üstü bina kalıntıları bize kadar gelmiştir.


     Bizanslıların dağılma zamanlarında buralardaki abide mahiyetindeki gayri İslami eserler yerlere serilmiş halde idi. Birçok kiliseler, manastırlar, türbeler harabeye dönmüştü. Selçuklular bu toprakları Türkleştirirken ve Müslüman yaparken bu gayri İslami eserlerden istifade etmişlerdir. Bunları birer taşocağı gibi kullanmışlardır.


     Anadolu Selçuklu hakimiyeti ile birlikte Sultan II. Kılıçarslan tarafından Eskil ve çevresine Türk boyları yerleştirilerek bölge Türkleştirilmiştir. Buralara yerleştirilen Türk  boyları: Şeyhlillah, Hacı Hamza, Konurca, Ballı, Atacık, Süllüklü, Doğdu, Üveyz Fakilli, Bulargı, Yerikli, İlmi, Kagır, Ishaklı, Alihallaç, Köse, Yusuflar, Koyuncaemir, Sarıkızlı, Çetin Karılı, Karadeneli, Hoşkadem, Hocasanlı şeklinde sıralamak mümkündür.
Eskil'in Anadolu Selçuklu Devleti hakimiyetine geçmesi ile birlikte bölge Atçeken aşiretinin önemli bir otlak alanı olmuştur. Böylece Selçuklular zamanında Eskil, Karaman vilayetine bağlı Esb-Keşan (Atçeken) kazalar grubuna merkezlik yapmıştır.


     Eskil, 1929 yılında belde statüsüne kavuşmuş ve aynı yılda Eskil Belediyesi kurulmuştur. Karakol, Taşkesik ve Taşkapı mahallelerinden oluşan Eskil'de 1985 yılında Merkez mahallesi ilave edilerek dört mahalle oluşturulmuştur. 1989 yılında yapılan değişiklikle mahalle sayısı 11'e çıkartılmıştır. 9.5.1990 tarihinde de ilçe statüsüne getirilen Eskil'e Eşmekaya kasabası, Böget, Başaran ve Güneşli köyleri bağlanmıştır.

    Köyümüzün Önceki adı Ahiretce´dir. Ahiret komşusu olmak manasına gelmektedir. 1983´te Güneşli´ye çevrilmiştir. Tarihi hüyükleri ve kalıntıları vardır. Defineciler tarafından defalarca talan edilmiştir en meşhurları sarı efe ´nin mağarasıdır hakkında birçok rivayet vardır mağara defalarca define avcıları tarafından talan edilmiş olmasına rağmen gerçek şehre girilememiştir mağaranın bağlantılarıyla birlikte 35 km. olduğu ve sonu eşmekaya erdoğdudan çıktığı bilinmektedir

Paylaş Facebook  Paylaş twitter  Paylaş google  Paylaş linkedin
Yayın: 20.10.2013 - Güncelleme: 08.12.2020 12:39 - Görüntülenme: 3559
  Beğen | 4  kişi beğendi